26 Temmuz 2013 Cuma


Bu aralar yakın çevremin tatil programlarındaki tek ortak rotası neresi biliyor musunuz ? BOZCAADA. Eski bir rehber olarak onlarla ada hakkında görüşlerimi paylaşırken aslında benim de tam bir Bozcaada hayranı olduğum ortaya çıktı.

Sanki tur acentasıymışım gibi anlatıveriyorum hemen ada hakkındaki düşüncelerimi. Demek ki fark etmemişim bunca yıldır, orayı nasıl sevdiğimi...



Keyifle paylaşıyorum bildiklerimi; çünkü Bozcaada benim en sevdiğim adalardan biridir. Belki de görünce en şaşırdığım  olduğu içindir. Geyikli'den bindiğimiz feribot ile adaya yaklaşırken eşime ''Neden buraya geldik ki? Nasıl olduğu belli bir yer, zaman kaybı olacak!'' diye hayıflanıp, dönerken de ''Neden dönüyoruz, bir gece daha mı kalsak?'' dediğim tek yerdir...

Tamam acele etmişim, önyargılı davranmışım ama biraz da haklıydım. Adı gibi öyle boz ki gerçekten, limanda inerken tek gördüğünüz manzara; kıraç, beyaz topraklar içinde size

''Hoşgeldiniz'' diyen tarihi bir kale...

                   

                   

                    

                                 

Ancak, sokak aralarına daldığınız zaman sanki limanda gördüğünüz ada farklı bir yer, sevimli taş evlerle dolu ada farklı bir yer. 

Çanakkale'ye yaklaşık 1.5 saat uzaklıkta bulunan ada eski adıyla ''Tenedos'' sevimli, sakin bir diyar.

Çoğunlukla İstanbullular'ın kaçıp saklandığı ama henüz Çeşme veya Bodrum gibi betonlaştıramadıkları Ege'nin kuzeyinde bir dinlenme köşesi. Onun için ben buraya ''Diren Bozcaada'' diyorum. Hala sakin, hala kendi iç dünyasında yaşayan ama misafirperver bir kaçış noktası. 

Adada malum öyle herşey dahil sistemli oteller falan yok.(Olmaz da umarım!) Küçük butik oteller, motel ve pansiyonlar var. Nerede kalırsanız kalın kendinizi sempatik, sardunyalarla süslenmiş, taş duvarlarıyla ada otantizmini hissedeceğiniz bir yerde kalacaksınızdır. Dar sokak içlerinde bir ev-motel de olabilir, üzüm bağları içine kurulmuş şık, organik ve özenli bir tatil köyü de olabilir.

                     

                                    

Limandaki küçük otelleri tercih ederseniz, akşam ada sokaklarında daha rahat dolaşabilir, çarşı içindeki turistik dükkanlardan alışveriş yapabilirsiniz...

Burada ada kültüründeki yemekleri tadabileceğiniz hatta yer yer Rum yemeklerini bulabileceğiniz menülerin olduğu restoranlar da mevcut...

Tadına bakmadan dönmeyin diyebileceğim ilk aklıma gelen tabii ki gelincik şerbeti ve reçeli. Benim gelincikleri çok sevdiğimi blogumu ziyaret eden misafirlerim bilir zaten. Daha sonra da domates reçeli. Şaşırmayın, ''Olur mu hiç?'' demeyin! Kendi bahçelerinde yetiştirdikleri domateslerden yapıp, satıyorlar. Denemeye değer, çok hoş...

                       

Her ada kültüründe olduğu gibi beyaz, mavi, begonvil doğal bir tablo oluştururken bu tablo içinde bol bol balık ve üzüm de yiyebilirsiniz tabii ki. Bağcılık gelir kaynağı olduğu için şarap üretimi de adanın ayrıca turistik gelir kaynağı olmuş. Sokak aralarında hediyelik şarap üretip, satan değişik dükkanları görebilirsiniz. Adada Eylülün ilk haftasında ''Bağbozumu Günleri'' var, ancak çok merak etmeme rağmen çalıştığım için o tarihlerde orada bulunamadım hiç...

                         

Adanın meydanından yukarıya doğru çıkılan bir sokağın sonunda bulunan Bozcaada kilisesini de görün derim. Çan sesleri size kendinizi yabancı bir adadaymış gibi hissettirebilir...

Halk plajı olan AYAZMA mevkine rahatlıkla ulaşabilir ve denize girebilirsiniz. Ancak; tüm kuzey Ege sahillerinde olduğu gibi Bozcaada'nın da denizi bana göre çooookkkk soğuk (hatta en soğuk) diyebilirim.

                         

                         

Rüzgar gülleri adeta adanın simgesi olmuş, gidip de o tepede fotoğraf çektirmeyen yoktur. Yazın bile bol esintili, rüzgarlı bir yere bu güller de çok yakışır. Özellikle güneş batarken orada bulunursanız, nefis bir manzaraya şahit olursunuz...

                         

Geyikli'den karşılıklı olarak her 2 saatte bir adaya arabalı vapur var. Gelibolu'dan da olduğunu biliyorum. Bu arada Türkiye'nin 3.büyük adası olduğunu ve köyü olmayan tek ilçemiz olduğu bilgisini de rehberlik günlerimi anarak sizlerle paylaşayım !

                         

Şehir sokaklarında göremediğimiz kadar sanat galerileri, resim galerileri de görmek mümkün burada...

                         

Ayrılmadan önce kapılarınıza asmak üzere çiçeklerden yapılan el örmesi kapı çelenklerinden almayı unutmayın. Bazı yerli adalı hanımların el emeği bu çelenkler öyle güzel ki tam bir hatıra hediyelik olabilir.


Keyif Dolu Günleriniz olsun

Petek Uluğ















Etiketler: , , , , , , , ,

12 yorum:

  1. Çok güzel bir paylaşım olmuş. Fotoğraflar harika. Teşekkürler...

    YanıtlaSil
  2. Son günlerde hemen-hemen her blogta rastladığım yazılardan biri oldu bu Bozcaada :)
    Ne kadar çok fotoğraf gördüm, hepsi farklı bakış açılarından çekilmiş..Sizin fotoğraflarınız da çok güzeller. Oraya gidip görme isteğim bir kere daha canlanmış oldu :)
    Teşekkür ederiiiz :)

    YanıtlaSil
  3. Hem çok güzel fotoğraflamış hem de çok güzel anlatmışsın Petekçim :) Teşekkürler ;)
    Bozcaada'yı hep duydum ama hiç gidemedik, senin bu rehberliğinden sonra belki bize de kısmet olur inşallah :)
    Sevgiler

    YanıtlaSil
  4. Teşekkür ederim Esen'cim. Fırsatın olursa ,değerlendir derim.Sevgilerimle...

    YanıtlaSil
  5. Zeynep'cim gerçekten bu yaz sanki daha popüler oldu Çok arkadaşım gidiyor. Gidecek olursan beni hatırla !!! Teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
  6. Başak'cım teşekkürler ziyaretin ve yorumun için.Sevdiğim yerleri paylaşmaktan gerçekten keyif alıyorum...

    YanıtlaSil
  7. Teşekkürler neşeli ve incili günler...

    YanıtlaSil
  8. Çok hoş görüntüler;sen mi çektinn..

    YanıtlaSil
  9. Çoğu kendi fotoğraflarım.(önerdiğin gibi tarihlerini silmeyi hallettim.)Teşekkür ederim...

    YanıtlaSil
  10. Merhaba Bozcaada gezdiğim tatil yerlerinden yaşamak istediğim dediğim tek yer ,resimleriniz harika bu yaz iznimde tekrar gitmeyi planlıyoruz o zaman bende resimleri sizle paylaşırım sevgiler

    YanıtlaSil
  11. Paylaşırsanız memnun olurum,teşekkür ederim beni ziyaretiniz için...

    YanıtlaSil

Eger yorum yapamıyorsanız, aşağıda "Yorumlama Biçimi" nin yanındaki küçük ok a tıklayarak anonime gelin.Yorumunuzu tekrar gönderin.