'' Muhteşem Yüzyıl ''dizisinin son bölümünde Şehzade Mustafa'nın, babası Kanuni Sultan Süleyman tarafından kendisine ihanet ettiği gerekçesi ile boğdurularak öldürülme sahnesi günler öncesinden yapılan reklamlar sonucu hedefine ulaşarak rating rekoru kırmış. Diziyi ilk sezon hariç izlememiş olan ben bile son bölümünü merakla izlediğime göre, gelen sonuçlar doğru!
Tarihe olan ilgi ve merakımda ''Muhteşem Yüzyıl'' dizisinin bir etkisi olamaz ama; Şehzade Mustafa ile validesi Mahidevran'ın etkisi büyüktür. Çünkü; çocukluğum onlarla geçti! Evet; gerçekten onlarla geçti. İroni yapmıyorum!
Siz çocukluğunuzda hiç sokakta oynamadınız mı? Mahalle kavramı, mahalle kültürünü bilmez misiniz? (Bilgisayar çağı çocuklarından değilseniz eğer, mutlaka biliyorsunuzdur).Bir manav, bir bakkalın bulunduğu sokaklar ne keyifti...
Gençliği caddede geçen ben, çocukluğumu işte böyle bir sokakta geçirdim. Ama diğer sokaklardan farklı olarak daha mistik, daha ruhani, daha tarihi hatta tarihin ta kendisi olan bir sokakta...
Osmanlı hanedanının birçok üyesinin yeşil çuha bezine sarılı sandukalarının bulunduğu acı, hüzün veren bahçesinde, adsız şehzadelerin mezarlarının olduğu, ulu Bursa çınarlarının gölgelediği MURADİYE KÜLLİYELERİ'nin bulunduğu sokak...
İşte oyun oynadığımız sokakta, bahçesine sıkça girip çıktığımız külliyelerde yatıyordu Mahidevran ve oğlu Şehzade Mustafa...
Daha sonraki yıllarda rehberlik yaparken tekrar tekrar gittim bu türbelere, belki de çocukluğumu yad edercesine...
Bu kez tarihi bilgi vermek için, anlatmak için Osmalıyı. Ama hiçbir turiste oradaki hüznün, acının, sessizliğin tarifini yapamadım, anlatamadım. Çünkü nedeni anlatılamayan okadar çok ölüm vardı ki o külliyede. İşte en bilineni, en trajik olanı, şimdi dizi sayesinde en medyatik! olanı Şehzade Mustafa'nınki idi. Ama ben biliyorum daha nice tarihin karalığında kalmış ölüm vardı orada!
En son Bursa ziyaretimde oğlumu götürdüm Muradiye Külliyeleri'ne. Yıllar sonra da ona rehberlik yaptım. Anlattım hikayelerini. ''Ama sen çocukluğunu da anlatıyorsun, anne!'' dedi.
''E oğlum işte onlardı benim çocukluğum. Şehzade Mustafa, Mahidevran ve orada yatan Hüma Hatun, Gülşah Hatun, Mükribe Hatun, Gülruh Sultan, Cem Sultan ve birçok adsız cariyeler'' dedim...
Bu kez gezi ve bilgi yazısı olmadı, sadece beni çocukluğuma götüren dizinin etkisi ile nostalji paylaşımı oldu...
Keyif Dolu Günleriniz Olsun...
Petek Uluğ
Diziyi hiç seyretmedim mecburi seyretmeler hariç ( yanımda kıramadığım bir dostum seyretmek istediği zamanlar) ama o ölüm beni de çok etkilemiştir hep. Belki de tarihi tamamiyle değiştirecek bir olay olduğu için.
YanıtlaSilÇocukluğunun ne kadar değerli olduğunu gördüm Petekcim ne çok şanslısın. Oğluna, torunlarına aktaracağın muhteşem anıların var. her zaman taze her zaman güzel kalmasını dilerim...
Ahh, Juliette! Onları adeta sokağımızın ve oyun alanlarımızın sıradan bir parçası olarak görmüştüm. Ne zaman tarihi öğrendim yani büyüdüm, o zaman anladım yaşanan ve yaşatılanları! Hem de onlarla iç içeyken.Kesinlikle katılıyorum sana, Şehzadenin ölümü tarihin akışını değiştiren bir ölüm vakası olmuştur'! Teşekkür ederim canım...
YanıtlaSilAh, buraya yazmak istediğim o kadar çok şey var ki, ama içimdekileri harflere nasıl dökeceğimi bilmiyorum.
YanıtlaSilAma zaten siz, yazmak istediklerimi yazmışsınız ki..Aynı duygulara sahibiz. Aynı zamanlarda olmasa da, aynı yerlerde büyüyüp, aynı şeyleri yaşadık.
Buram buram Bursa kokan bu yazı, çoğu kişiye tarihi hatırlatıyor olsa da, bana ve benim gibi çocukluğu oralarda geçenlere tarihten çok daha başka şeyler anımsatıyor.
Mesela ben birde çok uzun seneler Çelebi Mehmet (Yeşil Türbe) hakkında bilgilerimi birleştiremez olmuştum. O benim gözümde bizim komşumuzdu, başka türlüsünü kabul edemiyordum ki.. :)
Petek Öğretmenim, iyi ki yazmışsınız bu yazıyı, öyle beğendim ki.. Arkadaşlarıma da okutacağım.
Zeynep'im özellikle bu yazıyı okumanı arzu ettim. Çünkü seninle buluşacaktım bu yazımda biliyordum. Daha neler var seninle ortak, neler var yazılacak!Tamam sen büyürken ben Bursa hayatımı tamamlıyordum ama yine de aynı şehir insanı olmak başka. Teşekkür ederim...
SilHerkes, Hürrem'e yüklenir de Kanuni'ye yüklenmez. Bir hata yapıp Mustafa'yı öldürttü. Bunu söylemek ne kadar doğrudur, bilemiyorum. Güç, yalakalıkla bir araya gelince iktidardaki kimse önünü göremiyor.
YanıtlaSilYa Bayezid'a ne demeli!? O da mükemmel yetişmiş bir şehzadeydi. Diplomatik davranamadığından, yanlışları -Doğrucu Davut- hesabı konuştuğundan -annesi hariç-en yakınları tarafından kuyusu kazılıyor. İsyan ediyor diye, oğullarıyla İran Sarayı'nda öldürülüyor.
Evet Safiye'cim iktidar tutkusunun ne olduğunu, gözlere,yüreklere nasıl sindiğini en azından Halil Ergenç çok güzel ifade etti rol olarak da olsa. Tarih bu hata sonunda yön değiştirmiş! Teşekkür ederim...
SilTarihten ders alınması gereken öyle çok şey var ki... Pek çok örnek alınacak davranış pek çok da hata. Hepsi düşünülmesi gereken şeyler ama bunun için tarihimizi bilmemiz ve sahip çıkmamız gerekiyor. Ben en çok bunun kaybına üzülüyorum. Geleceği şekillendirmek için geçmişi iyi değerlendirmek çok önemli. Bu yazın yarama parmak bastı....
YanıtlaSilHer kelimene katılıyorum sevgili mola mola...Tarihin tekürrür ettiğini de görüyoruz zaman zaman..Teşekkür ederim.
SilÇok içten yazmışsın Petek'ciğim. Zaten çocukluk anıları hep böyle canlı ve saf kalır belleğimizde.
YanıtlaSilAynen öyle Belgin'ciğim, dizinin etkisi ile değil ama çocukluğumun üzerinde kalan etkisi ile yazdım. Ne kadar rol oynamış bugünkü kişiliğimiz üzerinde...Teşekkür ederim.
YanıtlaSil